RSSÖykü

RANDEVU (Vizyoner) / EDGAR ALLAN POE

| February 16, 2025
RANDEVU (Vizyoner) / EDGAR ALLAN POE

Orada beni bekle! O yankılı vadide Mutlaka buluşacağım seninle. (Chichester Piskoposu Henry King’in karısının ölümü üstüne yazdığı ağıt.) Talihsiz ve gizemli adam! – Sen ki kendi hayal gücünün parlaklığıyla afalladın, gençliğinin alevleri arasına düştün! Hayalimde seni tekrar görüyorum! Bir kez daha önümde duruyor siluetin! – Olduğun – ah olduğun gibi değil soğuk vadide ve gölgelerin […]

Continue Reading

Karıncanın boyu / Hasibe Özdemir

| February 16, 2025
Karıncanın boyu / Hasibe Özdemir

Karıncanın boyu / Hasibe Özdemir “Şişirdin içimi yemin ederim ya! Deseydin methiyeler düzeceğiz, çıkmazdım evden.” Sesi sinirden titriyor. “Sana gel demedim kızım.” diyorum sakince. “Takıldın peşime madem, ne duyarsan katlanacaksın.” Bir sigara yakıyor. Başını yana yatırıp, bezmiş annelerin yılgın bakışıyla süzüyor beni. Kaşlarımı kaldırıp ona bakıyorum ben de. Pes ediyor. “Git nereye atacaksan at, ben mezeleri söylüyorum […]

Continue Reading

Böyle Buyurdu Muhammet * / Ergür Altan

| February 16, 2025
Böyle Buyurdu Muhammet * / Ergür Altan

Adım Muhammet. On dokuz yaşındayım. Atık kağıtlar topluyorum ve Kızılay`dan Ulus`a kadar üç kez yürüyerek gidip geliyorum her gün. Beş arkadaşımla kalıyorum iki göz odalı bir evde. Onlar atık kağıt toplamıyor; Mevlüt inşaatta çalışıyor mesela, Hüseyin halde hamallık yaparken, Sidar ve Yunus ayakkabı boyacısı. Aramıza bir arkadaş daha katıldı. Adı Abbas. Çalışmıyor o, diyaliz hastası. […]

Continue Reading

Elli Kuruş / Orhan Kemal

| February 16, 2025
Elli Kuruş / Orhan Kemal

İster lapa lapa kar, ister şarıl şarıl yağmur yağsın, isterse de bütün gecenin ayazından karlar dona kesmiş olsun, sabahın beş buçuğunda karanlıkları ürperten sesiyle sokağa girerdi: “Gazete, havadiis!” Sabahın dördünde yazı makinemin başına geçtiğim için, bu ses, bu kara, yağmura, ayaza kafa tutan bu canlı, bu pırıl pırıl ses beni yazı makinemin başında bulurdu. Gazete […]

Continue Reading

Hişt, Hişt! / Sait Faik ABASIYANIK

| February 16, 2025
Hişt, Hişt! / Sait Faik ABASIYANIK

Yürüyordum. Yürüdükçe de açılıyordum. Evden kızgın çıkmıştım. Belki de tıraş bıçağına sinirlenmiştim. Olur, olur! Mutlak tıraş bıçağına sinirlenmiş olacağım. Otların yeşil olması, denizin mavi olması, gökyüzünün bulutsuz olması, pekalâ bir meseledir. Kim demiş mesele değildir, diye? Budalalık! Ya yağmur yağsaydı? Ya otların yeşili mor, ya denizin mavisi kırmızı olsaydı? Olsaydı o zaman mesele olurdu, işte. […]

Continue Reading

A Clean, Well-Lighted Place – Aydınlık ve Temiz Bir Yer / ERNEST HEMINGWAY

| February 5, 2016
A Clean, Well-Lighted Place – Aydınlık ve Temiz Bir Yer / ERNEST HEMINGWAY

A Clean, Well-Lighted Place / ERNEST HEMINGWAY It was very late and everyone had left the cafe except an old man who sat in the shadow the leaves of the tree made against the electric light. In the day time the street was dusty, but at night the dew settled the dust and the old man […]

Continue Reading

ZARÊ / Muzaffer Oruçoğlu

| August 12, 2015
ZARÊ / Muzaffer Oruçoğlu

Yıkılmış, taş toprak yığını haline gelmiş bir mahallenin kıyısındaydı evi. Bir duvarı tamamen çökmüş, diğer duvarları da hasar görmüştü. Kadın savaşçılar, evin molozlarını çekip az öteye yığmış, yıkılan yeri ise branda beziyle kapatmışlardı emaneten. Evin, ayakta kalan yaralı ruhuna korkuyla tüneyen İki beyaz güvercin’in dışında kimsesi yoktu. Şafak, bu eve gülümsüyordu ilkin. Zarê onun için […]

Continue Reading

Mektup Arkadaşım Arjun Rau / Saba Öymen

| May 8, 2015
Mektup Arkadaşım Arjun Rau / Saba Öymen

Üç yanında üç cam kapısıyla göz alıcı büyük beyaz yapıya girdim. Resimlere bakmaktı niyetim, resim sergisine; genç kızla genç adamı gördüm. Güzelliklerini… Durakladım. Yanlış kapı… Resim sergisi öbür yanda olmalı. Birkaç adım attım. Gene durakladım… Bu ne güzellik? Kızın esmer yüzünde kıvrılmış al dudaklar. Sarı şifonlar içinde ince bir beden. Sim işlemeli dar blüzün altında […]

Continue Reading

Değirmen / Sabahattin Ali

| April 6, 2015
Değirmen / Sabahattin Ali

Hiç sen bir su değirmeninin içini dolaştın mı adaşım?… Görülecek şeydir o… Yamulmuş duvarlar, tavana yakın ufacık pencereler ve kalın kalasların üstünde simsiyah bir çatı… Sonra bir sürü çarklar, kocaman taşlar, miller, sıçraya sıçraya dönen tozlu kayışlar… Ve bir köşede birbiri üstüne yığılmış buğday, mısır, çavdar, her çeşitten ekin çuvalları. Karşıda beyaz torbalara doldurulmuş unlar… […]

Continue Reading

SES / Sabahattin Ali

| April 6, 2015
SES / Sabahattin Ali

1. Bizi Beyşehirden Konya’ya götüren kamyon Barsakderesi dedikleri bir boğazda sakatlandı. Şoför ve muavini motör kapaklarını açtılar. Oturdukları minderi kaldırıp onun altından çıkardıkları bir sürü alet ve edavatı ortaya döktüler. Ondan sonra saatlerce süren bir tamir başladı. Bazan her ikisi makinenin alına sürünüp arka üstü yatıyorlar ve elleriyle motörün alt kısmını kurcalıyorlar, bazan da biri […]

Continue Reading