RSSÖykü

LELE

| March 11, 2015
LELE

Göğün altında yapayalnızdı. Yerini bulamamıştı koca yerkürede. Geç yetişen ağaçlarla konuşan ve sık sık kendi gözyaşlarına sığınan  anasının anlattıklarını düşünüyordu. Kızıl Ordunun Kafkasya’ya girdiği günlerde,  Gürcistan’dan kaçarlarken, atın sırtına, her bir gözünde bir çocuğun bulunduğu iki heybe atmışlardı. Öndeki heybenin bir gözüne kendisini, diğer gözüne ise beşik kertmesi yapılan şimdiki karısını koymuşlardı. Bu yalancı dünyada […]

Continue Reading

Abanoz Sokağı

| March 1, 2015 | 0 Comments
Abanoz Sokağı

“İpini koparan İstanbul’a geliyor” deyince çok zoruma gitti. Dedim ki, “Bak ağabey, lafına dikkat et. İpini koparan ne demek? Yani, hayvana ip bağlarla… Hayvan da bir yere gitmek için, ipini zorlar koparır, başıboş kalınca da istediği yere gider. Ben hayvan mıyım ki, kaldırdın da bana bu lafı söyledin? Ben hayvansam, sen de benim kardeşimsin, ağabeyimsin. […]

Continue Reading

İki Yalnız / M. Can Güney

| March 1, 2015 | 0 Comments
İki Yalnız / M. Can Güney

Gökyüzü bulutların oluşması için vardır Rilke Gözlerini hafifçe açarken sesssizliği hissetti önce. Sonra saatlerdir öylece kendini bilmez bir halde sırtını dayadığı duvarı, oturduğu halı kaplı zeminin ne kadar sert olduğunu, canını acıttığını hissetti. Alnı, çenesi, gözleri, bilinci ne yapacağını bilemeyen elleri arasında yavaş yavaş derin bir uykudan uyanıyordu sanki. Uyandıkça da üşüdüğünü hissediyor, açık pencereden gelen dalgaların […]

Continue Reading

Katoomba Pazarında

| February 25, 2015 | 0 Comments
Katoomba Pazarında

Organik domatesler ne de kırmızı diyordum sanırım. Manavlarda, marketlerde satılanlar böyle göz alıcı değiller. Bunu aklımdan geçirdiğimi anımsıyorum. Domateslerin yapraklarını sayıyordum ya da sayma denemeleri yapıyordum. Sapların kıvrımlarında orada olmayan, gün boyu da izlesem göremeyeceğim bir şeyleri de arıyordum. Kendimden geçmişim.   Tamam tamam, bir şeyi yok, kendine geliyor. diyen bir kadın sesi. Gözlerimi aralayıp […]

Continue Reading

Gramafon Avrat / Sabahattin Ali

| February 11, 2015 | 0 Comments
Gramafon Avrat / Sabahattin Ali

Azime bu kızı eline geçireli bir sene bile yoktu. Fakat adı şimdiden bütün Konya hovardalarının arasına yayılmış bunun sayesinde Azimenin çıkınına yeşil yeşil bangonotlar dolmağa başlamıştı. Yaşı daha yirmi sularında idi. On beş senelik oturak avratlarından güzel oyun oynuyor, bütün türküleri en zorlarını bile, gözünü kırpmadan söylüyordu. Bir yanık sesi vardı ki… Bu ses için […]

Continue Reading

The White Trousers / Yaşar Kemal

| February 9, 2015 | 0 Comments
The White Trousers / Yaşar Kemal

It was hot. Mustafa held the old shoe. He thought he would never be able to repair it. He looked at thecobbler who was repairing another shoe. “I can’t do it,” Mustafa said. “But you haven’t started yet!” replied the cobbler. “But master, the shoe is so old…” The cobbler was silent. Mustafa was trying […]

Continue Reading

Havuz Başı / Sait Faik Abasıyanık

| February 9, 2015 | 0 Comments
Havuz Başı / Sait Faik Abasıyanık

Beyazıt havuzunun kenarındaki kanepelerden birine oturmuş, sizi bekliyorum. Yaşını almış bir adamın yirmi yaşındaki çocuk kederlerini, sevinçlerini yaşamış ne demektir, diye düşünüyorum: Belki bir, geç olma hadisesi. Belki de bir çeşit hazları, kederleri, çocuklukları uzatma temayülü. Ama bu uzayan yaz, kışın gelmeyeceğine alâmet değil. Kış müthiş olacak, kar yolları kapayacak, bembeyaz ovada ölülük uzayıp gidecek… […]

Continue Reading